Dünya Kupası Elemelerine iyi bir başlangıç yapan ancak sonrasında üst üste kötü sonuçlar almaya başlayan Türkiye Futbol Milli Takımı, EURO2020’nin de en kötü takımı olmuş ve eleme grubunda da şansını bir hayli zora sokmuştu.
Tepetaklak bir şekilde dibe giden ve en son olarak Hollanda karşısına çıktığı maçta varlık dahi gösteremeden 6-1 mağlup olan Türkiye’de teknik direktör Şenol Güneş ile yollar ayrılmış ve Şenol Hoca’nın yerine Stefan Kuntz getirilmişti.
Kuntz, pek beklenmedik bir isim olarak geldiği Türkiye Futbol Milli Takımı’nın başında çıktığı 4 maçta 3 galibiyet ve 1 beraberlik almayı başarırken, Milli Takım da kendisine geldi ve Dünya Kupası Elemelerinde grubundan 2’inci çıkarak eleme maçlarına katılmaya hak kazandı.
Kuntz’un Pozitif Tavrı Lazım
Türkiye Futbol Milli Takımı’nı yöneten Şenol Güneş’in gerek yaptığı açıklamalar, gerek yaptığı tercihler ve gerekse de takıma oynattığı futbol nedeniyle iyice antipatik bir hale geldiği atmosferde görevden alınması ve yerine getirilen Stefan Kuntz’un oldukça pozitif bir teknik adam olması Milli Takım’a gayet iyi gelmiş gibi duruyor.
Stefan Kuntz’dan önce Milli Takımlardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi olarak Hamit Altıntop’u tayin eden ve Milli Takım’ın işlerini tamamen Hamit Altıntop’a bırakan TFF, bu anlamda iyi bir iş çıkardı. Hamit Altıntop’un tercihiyle birlikte takımın başına gelen Stefan Kuntz, Alman disiplini ve öngörüsüyle birlikte takımı toparlarken, özgüveni kalmayan bir takımı kendisine getirmeyi başararak çok zor bir ihtimal olarak görülmeye başlanan gruptan çıkmayı başardı ve alkışları topladı.
Futbolculuk döneminin bir döneminde de Türkiye’de futbol oynayan ve ülkeye dair oldukça ciddi gözlemleri olan Stefan Kuntz, basın toplantıları ve demeçlerle birlikte kafasındaki formatı başta basın mensupları olmak üzere futbolun tüm paydaşlarına anlatmayı görev bilerek ülkemizin futbol ortamında da alışılmadık bir işi yapmış oldu.
Her ne kadar 4 rakibinden 2’si Cebelitarık ve Karadağ olsa da bu maçlardan 3 galibiyet ve 1 beraberlik çıkarmayı başaran Stefan Kuntz, Yusuf Yazıcı gibi Milli Takım için önemli bir figürü dahi kadro dışı bırakarak forma adaletini sağlamak için elinden geleni yapacağının mesajını vermiş oldu.
Alman teknik direktörün, basın toplantılarında ve maçlarda gösterdiği pozitif tavır, her geçen gün gerilen futbol iklimimizde oldukça değerli bir yerde duruyor.
Şimdi Uzun Vadeli Düşünmek Gerek
Stefan Kuntz’un getirilişiyle ilgili en öne çıkan eleştirilerden birisi hocanın yanlış bir zamanda takımın başına getirilmiş olabileceğine dairdi. Üstünde kara bulutlar bulunan bir Milli Takım’ın başına uzun vadeli işler yapmak için gelen teknik direktörün başarısız sonuçlar alması durumunda bileti erken kesilebilirdi ancak neyse ki korkulan olmadı ve Stefan Kuntz başarılı sonuçlar alarak kendini sevdirmeyi başardı.
25-26 Kasım tarihlerinde çekilecek kuralarla birlikte Mart ayında oynanacak eleme maçlarında rakibimiz belli olacak ancak artık o zamana kadar uzun vadeli planlamanın tohumlarının atılması gerekiyor.
Futbolun yöneticilik kısmında olabilecek en güvenilir isimlerden birisi olan Hamit Altıntop’un sorumluluğuyla birlikte bu planlamanın gerçekleşmesi tüm futbolseverlerin umudu.